Sürdürülebilir kalkınma

Spread the love

 Pandeminin tüm dünyaya yayılması ile insan hayatı her yönüyle olumsuz şekilde etkilendi. Hastalığı kontrol altına alabilmek için dünya ülkeleri çeşitli tedbirler alırken, zorunlu kısıtlamalar ise ekonomik sıkıntıları beraberinde getirdi. Tüm ülkeler, bu zaman içerisinde yol haritalarını değiştirerek kendilerine yeni hedefler çizmeye başladı. Artan enerji, gıda ve emtia fiyatları, tedarik zincirlerindeki sorunlar, lojistik giderleri ve hammadde konusundaki sıkıntıları topladığımız zaman ortaya çıkan yüksek enflasyon oranları 2021 yılında tüm dünyayı etkisi altında tuttu. Uzmanlara göre enflasyon rakamlarındaki yükseliş seyri, 2022 sonuna kadar tüm dünyada sürebilir. Ekonomik raporlar, küresel enflasyonda bir önceki yıla oranla görülen artışın bazı ülkelerin faiz oranlarını artırmasına yol açabileceğini belirtiyor. Fiyatlardaki artış, artık dünyada birçok ekonominin mücadele etmesi gereken önemli makro ekonomik göstergelerden birisi. Yeni dönemde tedarik zincirindeki aksaklıkların devam edeceği ama ülkelerin tedarik konusunda yeni arayışlara girecekleri beklenmekte. Bu değişim dünya ticaretini, küresel büyümeyi ve GSHY’yi etkileyecek önemli konuların başında gelmektedir.

Dünyada sürdürülebilir kalkınmanın, zenginliğin yolu daha fazla katma değerli ihracattan geçiyor. Kalkınmanın yolu Ar-Ge yatırımlarının öne çıktığı, inovasyon içeren ve kalite ile dünyayı rekabete çağıran ürünler üretmekten ve onları pazara sunmaktan geçiyor. İnovasyona ve Ar-Ge’ye dayalı ürünler, daralan pazara rağmen her zaman alıcı bulacaktır. Netice olarak hikayesi olan her ürünü rahat satabilirsiniz. Türk sanayicilerimiz ve KOBİ’lerimiz, ihracat odaklı çalışmalarını başarılı bir şekilde sürdürüyorlar. Bunun neticesini de ihracatımızdaki başarılı performansın büyüme verilerine yansıdığını görüyoruz. Krizlere alışık ve kriz karşısında esnek davranabilen ihracatçılarımız sayesinde 2022’de bu katkının devam edeceğini öngörüyoruz fakat bunu sağlamak için özellikle kur değişimi, enflasyon ve asgari ücret düzenlemesi ile artan işletme sermayesi ihtiyacını karşılama noktasında destek mekanizmalarının öncelikle oluşturulması öngörülmektedir. Son dönemlerde yaşadığımız ekonomik krizden biran önce çıkmamız, piyasalarda güven ve istikrarı temin etmemiz gerekiyor. Doğru politikalar yürütüldüğü ve enflasyon ile mücadelede denenmiş ve sonuç alınmış adımlar atıldığı takdirde 2022 yılının görece daha makul bir yıl olacağı tahmin ediliyor.