İhracatçı gümrüklerdeki uygulamadan rahatsız

Spread the love

01Dünyadaki zorlu rekabet koşullarına bir de Türkiye’deki gümrük işkencesinin eklendiğini bildiren İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, “Türkiye’nin ihracatçısına hırsız muamelesi yaparak kantarın topuzunu kaçıranlar bu vebalin altından kalkamazlar” dedi.

Hikmet Tanrıverdi, mantığını anlamakta zorlandıkları uygulamalar yüzünden müşteri ve pazar kaybı yaşama riskiyle karşı karşıya kaldıklarını belirterek, uzun bir aranın ardından hazır giyim ihracatının düştüğüne dikkat çekti. Bugüne kadar görülmemiş bir uygulama ile Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında ithal edilen hammaddelerin tamamının kırmızı hatta düştüğünü ve tüm ürünlerin kimyahan￾eye gönderildiğini ifade eden Tanrıverdi şunları söyledi: “Kimyahaneye gönderilen ürünleri nakledecek yeterli eleman ve alt yapı yok. DİR kapsamında getirildiyse etiketi dahi incelemeye alıyorlar. 10-15 günden önce mal çekemediğimiz için üretimde ciddi gecikmeler yaşıyoruz. Dolayısıyla aldığımız siparişleri zamanında teslim edemiyoruz. İptaller yaşıyoruz. Bundan daha vahimi biz yeni pazar bul￾mak için gece gündüz çalışırken, elimizdeki mevcut müşterileri kaçırma tehlikesiyle karşı karşıya kaldık. Gümrükteki sorunlar çözülmezse 2-3 ay sonra kimse bize ihracat neden bu kadar düştü diye sormasın?”

GÜMRÜKLER, EN BÜYÜK AVANTAJIMIZI ALTIN TEPSİDE RAKİPLERİMİZE SUNUYOR

“Gümrüklerde yaşanılan rezaletle ilgili sesimizi duyan yok” diyen İHKİB Başkanı Tanrıverdi sözlerini şöyle sürdürdü: En büyük pazarımız olan Avrupa’ya yakınlığımızın avantajını kullanarak 2014 için 20 milyar doların üzerinde bir ihracat hedeflemiştik. Ancak başta gümrükler olmak üzere işimizi zorlaştıran uygulamalar yüzünden son aylarda ihracatta ciddi düşüşler yaşadık. Türkiye en az 1 milyar dolar kaybetti. Hızlı teslimat yapabilme avantajımızı gümrüklerin marifetiyle rakibimiz olan ülkelere altın tepsi içinde hediye ettik. Onlar gümrük işlemlerini 2 saatte tamamlarken, biz hammaddemizi bile 15 günde çekip üretim için fabrikalarımıza götüremiyoruz. Artık her yerde soruyoruz: Biz hırsız mıyız yoksa ihracatçı mı? Uygulamanın zorluklarını görmeden masa başında oturarak karar verenlerin, Türkiye’nin net ihracatçısı olan bizlere kaçakçı-hırsız muamelesi yapmaya hakları yoktur. Gümrük ve Ticaret Bakanımız Sayın Nurettin Canikli’den Türkiye’ye zarar veren yanlış uygulamaya ‘dur’ demesini bekliyoruz”

1 MİLYAR DOLAR KAYBETTİK02

Gümrüklerdeki Kırmızı Hat uygulamasını Türkiye’nin kendi ayağına kurşun sıkması olarak değerlendiren TGSD Başkanı Cem Negrin, “Hatalı uygulamaların sonucunda bizler kadar Türkiye kaybediyor. Yıl başından bu yana hayata geçirilmeyen ve hatalı uygulamalardan dolayı en az 1 milyar dolar kaybettik” dedi. Hiçbir hazır giyim ihracatçısının ve işini kuralları- na göre yapan firmanın denetimden kaçmadığının altını çizen Negrin, şöyle devam etti: “Global rekabet şartlarının her geçen gün zorlaştığı, ekmeğin aslanın midesinde olduğu bir dönemde elimizde tutmaya çalıştığımız müşterilerimizi kaybetmemiz an meselesi artık. Kamu otoritesi daha fazla ihracat için yolumuzun önündeki engelleri kaldıracağına, adeta ayaklarımıza denetim prangası vuruyor. Giden bir müşteriyi yeniden kazanmak neredeyse imkansız. Gümrüklerde denetimi artırırken, aynı oranda alt yapıyı da geliştirmiş olsalardı bu boyutta bir kriz yaşamazdık. Bu tarz bir stratejiyi Türkiye’nin kendi ayağına kurşun sıkması olarak görüyoruz. Usulsüzlük yapanlar mutlaka cezalandırılmalı. Ancak bunu yaparken pazarı baltalarcasına ihracatçıyı sıkıntıya uğratamazsınız. Kimsenin Türkiye’nin ihracatını engellemeye hakkı yok. Bugünden tezi yok yöneticilerden Kırmızı Hat krizine çözüm bekliyoruz.”