TİM bayramdan sonra Doğu ve Güneydoğu’da

Spread the love

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, bayramdan sonra Van’a, arkasından Adıyaman’a, Mardin’e ve Diyarbakır’a yatırım amaçlı seyahatler gerçekleştireceklerini belirtti. Büyükekşi, İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) Meclis Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, İSO tarafından gerçekleştirilen “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” çalışmasına değinerek, TİM olarak da kendilerinin her yıl ilk bin ihracatçı araştırması yaptıklarını ve bunu kamuoyuyla paylaştıklarını hatırlattı. İSO’nun ilk 500 firmasının özelliklerine
bakıldığında, bunun ilk 500 ihracatçıyla son derece büyük benzerlikler gösterdiğinin altını çizen Büyükekşi, elektrik üretimi şirketleri hariç diğer şirketlerin de hemen hemen aynı olduğunu söyledi. 2010 ve 2011 yılı  kıyaslandığında kar eden firmalardaki düşüşe işaret eden Büyükekşi,  konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ama biz ümitsiz değiliz. Biz ihracatçılar olarak emin adımlarla yolumuza devam ediyoruz. İnanıyoruz ki Türkiye’nin büyümesinde ihracat çok önemli bir faktör. Sürdürülebilir büyümenin en
önemli odak noktasının üretim odaklı ihracat olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle bizim mutlaka yeni yatırım yapmamız gerekiyor. Son açıklanan teşvik yatırımlarını son  derece önemsiyoruz. TİM olarak çalışmalar yapıyoruz. İlk olarak 180 sanayicimizi, işadamımızı Muş’a götürdük. Arkasından 150 işadamıyla Şanlıurfa’ya ziyaret gerçekleştirdik. Bizle gelen çok önemli işadamlarının Muş’a, Şanlıurfa’ya ilk defa gittiklerini gözlemledik. Dünyanın birçok ülkesine giden işadamlarının Türkiye’nin çok önemli şehirlerine gitmediklerini gördük. Bayramdan sonra Van’a, arkasından Adıyaman’a, Mardin’e ve Diyarbakır’a yatırım amaçlı seyahatler gerçekleştireceğiz. Bölgeler arasındaki farklılıkları giderebilmek için 6. bölgeye emek yoğun sektörlerde yatırım yapmamız gerekiyor. Emek yoğun sektörler olarak hazır giyim, tekstil, deri, saraciye, ayakkabı, mobilya, kuyumculuk ile tarım makineleri sektörünü beraber götürdük. Şu anda yatırım konusunda bir motivasyon var. Özellikle 6. bölgede çok büyük avantajlar söz konusu. Gerek yer gerekse kredi konusundaki avantajlar birçok firmayı şu anda yeniden yatırım yapma konusunda motive edebilir.”

MARKA EKONOMİSİ

İSO Meclis Üyesi Süleyman Orakçıoğlu da, özellikle geçtiğimiz son 10 yılda sektörün tanımlamasında tekstil ve hazır giyim olarak değerlendirme yaptıklarını, ancak artık gelişmeler doğrultusunda tanımlamalarda farklılaşmaların söz konusu olduğunu söyledi. Orakçıoğlu, “Artık tasarım endüstrisi, marka ekonomisi var. Hep teknoloji ve katma değerden bahsediyoruz. Önceden 3-5 dolara fason üretim yaparken, şimdi ürünü 50-60
dolara satacak noktaya gelmiş olmamız önemli” dedi. Üretilen ürünlerin daha değerli hale gelmesinde satış becerisinin önemine işaret eden Orakçıoğlu, şunları kaydetti: “Ürünü daha değerli hale getiren satış departmanımızdaki arkadaşlar. Özellikle satıştaki performansın, üretimin önünü açacağını ifade etmek istiyorum. Bu konuda sadece üretimi düşünerek hareket ettiğimizde
çok zorlanıyoruz. Önce satabilmek, daha sonra sattığımız ürünü üretebilmek, önce talep oluşturarak bunu yapabilmek önemli bir
strateji olabilir diye düşünüyorum.”