Yeni sezon heyecanı

Spread the love
ALİ ERDEM

Geçtiğimiz aylarda durağan bir yapıya bürünen hazır giyim ve konfeksiyon
sektörü, Eylül ayı itibarıyla yeniden hareketli döneme hazırlanıyor. Ramazan
ayının bitimi ve yaz tatilinin sona ermesi ve ayrıca okulların açılmasıyla
birlikte bütün çalışan ve işveren iş başı yapmış durumda. Durum böyle olunca
da çarklar yavaş yavaş tekrar dönmeye başlamış oluyor. Okulların açılmasıyla
birlikte, durağanlaşan alış-veriş trendleri canlanacak ve bu doğrudan sektörü
etkileyecektir. Türk sanayisinin geleneksel üretim alanlarından olan konfeksiyon sektörü yeniden yükselişe geçecektir. Dünya’da tekstil ve hazır giyim sektörlerinin Batı’dan Doğu’ya kayma eğilimi içerisinde olduğu bu dönemde Türkiye sahip olduğu avantajlı konumu koruyarak ve ileri teknoloji kullanımı ile mevcut konumunu besleyerek bu büyük sektörde hak ettiği yere ulaşma hedefindedir. Bu yeni eğilimde ülkemiz tekstil ve hazır giyim sektörünün lider ülkelerinden biri olması; yeni rekabet koşullarına uyum sağlanması, markalaşma ve ürün çeşitliliğini sağlamasının yanında ileri teknoloji üretim tekniklerini kullanımını başarmasıyla sağlanabilecektir.
Bu anlamda atılacak ilk adımlardan biri de  ülkemiz tekstil ve hazır giyim sektörünün üretim, kapasite kullanımı, istihdam gibi tüm dinamikleri ile araştırılması, mevcut durumun tespiti, ihtiyaç analizi ve ileriye dönük stratejilerin tespiti önem arz etmektedir. Sektörümüz ülkemizin ihracatında da önemli yer tutarken, ev tekstil ürünlerinden teknik  tekstil ürünlerine kadar ürünlerimiz dünya pazarlarında tercih edilmektedir.  Önümüzdeki dönemde yeni yatırım yapılması planlanan sektörlerin başında toplamda yüzde 27 ile tekstil ile hazır giyim ve konfeksiyon sektörü gelmektedir.ki, tekstil sektörünün yatırımda tercihlerinde ilk sırada yer alması bu sektörün gelecekte de var olmaya devam edeceğini göstermektedir